Kapat

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Navigation Menu

Güncel Paylaşımlar

Ad Block

Karanlık, paslı kuyu suyu kokuyor sanki her taraf, Kalbimde seni hissediyorum ama Sen nerdesin, en azından Seni sevdiğimi biliyorum, Sen neden bana uzaksın peki, gerçi sen istemeseydin bendeki sevgi de olmazdı, yoksa asıl Sen mi beni sevdin bu kadar. Kim ne derse desin, kalbimde hissetmeme izin verdin Seni, bu bana yetti, beni benimle tanıştırdı...

En Son Paylaşımlar

İstiyorum

Yine benzer müzikler, yine aynı ortam ve yine aynı kafada olan ben. Sıkıntılı gibiyim ama neden ve ne için sıkıntılıyım onu bilmiyorum.

Dinlediğim müzkler mi beni bu hale sokuyor diyorum. Bilmiyorum ki.

Ne İstiyorum BEN


Sahiden ne istiyorum diyorum, hazır iş yok tatil zaman var diyorum ama sıkıntım gitmiyor. Öyle çok fazla sıkıntım yok Allah(c.c) 'a şükür ama yinede küçük te olsa biraz sıkıntıya sahibim.

İçimden, bana sorduğum sorulara bazı cevaplar geliyor.

  • Telefonu ters çevirip 1 TL madeni parayı dik bir şekilde telefonun üzerine koyarak orta parmağımı baş parmağımla birleştirdikten sonra paranın bir köşesine vurarak ne kadar zaman dönecek görmek istiyorum.
  •  Muzlu süt hazırlamak istiyorum, içermiyim bilmiyorum ama hazırlamak istiyorum.
  • Bilardo oynamak istiyorum, gelişigüzel bütün toplara vurmak istiyorum. Son hızda.
  • Arabaya binerek dolaşmak istiyorum ama kırmızı ışıklarda da beklememek istiyorum.
  • Bir film izlemek istiyorum, gerçi bunu 1 aydır istiyorum ama hala bir film izleyemedim. Ya benim zamanım boşa geçerse diyerek.
  • Diz üstü bilgisayarımın sağ üst köşesini ısırarak, ekran kasasının ne kadar sert bir malzemeden yapıldığını anlamak istiyorum. Ağzımda plastik kokusu nasıl olacak diyorum.
  • Bir kitap okumak istiyorum ama uyumaktan korkuyorum.
  • Kahve içesim var ama yapasım yok. Gerçi birisi yapıp getirse içermiyim onu da bilmiyorum.
  • Dondurma kutusunu su ile doldurarak elimi suya daldırıp saatlerce suyla oynamak, suyu elimde şekilden şekilde sokmak istiyorum.
  • Boncuklu oyuncak tabanca ile atışlar yapmak istiyorum. Rastgele.
  • Bir fare beslemek istiyorum, sadece yarım saat kadar ama.
  • Aklımdaki müziğin kime ait olduğunu bulmak istiyorum sonra amaaan boşver diyorum.
  • Gece gece semaverde çay demlemek istiyorum. Ama o saatte arkadaş bulmak sıkıntı tek başına da pek iyi gitmiyor.
  • Bloğuma yazı yazmak istiyorum, zaten yazıyom ya. Ama yazarken de sıkıntım gitmiyor. Bak hala aynı.
  • Çamaşır makinesinin içerisini açarak tamir etmek istiyorum, anlar mısın derseniz, hayır ama kafam meşgul olur hiç olmazsa.
  • Yeni bir defter alıp ciltlerinin arasını koklamak istiyorum.
  • Kola şişesinin kapağının üzerine telefonu dengeli olarak koyup ona bakmak istiyorum.
  • Burnumla oynamak istiyorum. Uff iyice batırmaaya başladı bu sıkıntım.
Ah bu ben kendimi nerelere atsam ?

Bu şarkıyı mı dinlesem napsam ?

Amaan boşver şimdi çalan daha güzel zaten.

Şimdi nemi çalıyor ?



Sen ne istiyorsun peki, yazıyı okurken içinden hızlı hızlı kısa yorum yapmak kolay sen söyle bakalım ne istiyorsun şu anda ?

Şeytanı Haklı Çıkarmak

Şeytanı Haklı Çıkarmak


Bir tarafta iyiler diğer tarafta kötüler. Bir tarafta insanlar diğer tarafta şeytanlar. Her taraftada güçlüler, akıllılar olmak üzere bir hiyerarşik düzen bulunuyor.

İnsan karşısında şeytan nasıl haklı çıkabilir sizce ?

Öncelikle şunun anlaşılmasında fayda var. Şeytan insanoğluna düşmandır. Medya ve amerikan filmleriyle şeytanı daha üst seviyeye çıkarmaya çalışanlara kanmayın sakın.

Neymiş efendim, Tanrı ile şeytan arasında olan bir mücadeleymiş bu yaşananlar. Yahu manyakmısınız be kardeşim, şeytanıda diğer herşey gibi Allah(c.c) yaratmadı mı ? Evet.

E peki nasıl şeytan Allah'ın karşısında olabilir. Bu mümkün mü ? Şeytana sorsanız seni kim yarattı diye, ki zaten bunu kendiside söylüyor, tabi anlayana, "Beni Allah yarattı" der.

Şeytan da kendisini bir kul olarak görüyor. Ama biz insanlar bunu neden anlayamıyoruz ?

Şeytan insanın apaçık düşmanıdır. Zaten şeytan "Kıyamete kadar ademoğluna/insanoğluna düşmanım." dememiş mi.

O zaman hangi kafa hangi beyin ile şeytanı Yaratıcı'nın karşısına koymaya çalışıyoruz. Komedi değil de nedir bu :)

Neyse konumuza dönelim, bu anlattıklarımızı biraz sonra kafanızın karışmasını engellemek için anlatma ihtiyacı duyduk. Şimdi bildiklerimizi bir son kez tekrarlayalım.

  • İnsanı ve şeytanı da dahil herşeyi yaratan Allah'tır.
  • İnsana ve herşeye rızkını veren de Allah'tır.
  • Şeytan insanoğluna düşmanlığını ilan etmiş ve insanları alaşağı etmenin, rezil etmenin ve böylece insandan üstün olduğunu göstermenin amacındadır.
Peki bize alenen, apaçık düşmanlığını ilan etmiş ve,

  • Uyumayan
  • Gece gündüz bizimle uğraşan
  • Ömrü insanlardan uzun olan
bu şeytana karşı bizler neler yapıyoruz ?

Şeytanın işi ve amacı belli, bizleri Allah'ın emirlerinden saptırmak ve kötü olan işleri yaptırmak ve böylece Allah'ın korumasından uzaklaştığımız için DÜnya hayatının içierisinde sanki ölümsüz olarak yaşayacakmış gibi ölmek ve şeytandan daha da alt seviyeye düşmek.

Şeytan bunları bize yapmayı istiyor.

Peki Şeytan bizim Karşımızda Nasıl Haklı Çıkar



Malesef toplumumuzda çokça karşılaştığımız hatta farkında olmadan bizimde yaptığımız yanlışlıklar var. Hatta çok var böyle yanlışlar.

Örnekler ile anlatalım ve daha iyi anlaşılabilsin.

Çevremizde çok insan var birşeyi yapamadığı zaman hemen topu Yaradan'a atan. Şöyleki gözlerimizle gördüğümüz bir olay. Dİyalog aynen şöyle.

Diyalog 1:

> Hastalığın için bir başka doktora gitsen, hemen pes etmesen ?

< Yok ben Allah'a güvenmişim daha başka doktora moktora gitmem !

Bu ve buna benzer durumları hepimiz görmüşüzdür.

Diyalog 2:

> Neden hapse girdin kaç yıl yattın ?

< Ya ne anlatayım gardaş kader mahkumu olduk, kaderimizde vardı yaşadık !

Şimdi bunun gibi konuşmaları hemen hergün duyuyor yada kullanıyoruz.

Başka bir hikaye anlatalım, bilenler bilir.

Hikaye:


Uzun zaman önce bir köyde sel baskını olmuş. Önceleri kimse fazla dikkate almamış, nasılsa geçer demişler. Ama 2 gün sonra sel kesilmemiş ve köyü yaklaşık 40 cm. kadar su basmış.

Derken 3.gün köyden bazı evler göç etmeye başlamışlar. 4. gün olduğunda su seviyesi 1 metreye ulaşmış Artık insanlar evlerinden çıkamıyor ve kaçmaya kurtulmaya çalışıyormuş.

5,6 derken 7. gün olmuş ve köyde yalnızca 3 ev kalmış, 7. gün bir adamın komşusu çağırmış ve "komşu artık birinci katlar tamamen suda kaldı bizde gidelim beraber" demiş.

Adam yok komşu "Allah büyük" siz gidin ben gelmem demiş. 8. gün olmuş ve su seviyesi artık 2. kata kadar ulaşmış. Can kurtarma ekipleri zorla da olsa bir sandalla gelmişler ve adamı sandala çağırmışlar.

Adam ise, "Yok gelmeyeceğim ben Allah'a güvendim, O, kendisine güvenenleri yarı yolda bırakmaz" demiş. Can kurtaran ne yaptıysa adamı razı edememiş.

Diğer gün olmuş artık adamın ev tamamen suya gömülmüş ve adam çatıya kendini zor atmış. O gün bir helikopter gelmiş ve adamı kurtarmaya çalışmış, su fazla yükseldiği için fazla yaklaşamamışlar, bir halat sarkıtmışlar ve adamın halata kendini bağlamasını istemişler.

Adam ise,

"Yok ben Allah'a güvendim. Allah büyük." demiş. Halatı tutmamış bile.

Derken su yükselmiş adamı yutmuş, adam ölmüş.

Rivayet odur ki, adam Yaradan'ın huzuruna çıkmış ve üzgün bir halde Yaradan'a sormuş,

"Ey Allah'ım ben sana güvendim ama öldüm kurtulamadım neden böyle oldu ?" demiş.

Yaradan adamın anlayacağı bir şekilde ona cevabını verdirmiş.

"Ey kulum, Doğrudur sen bana güvendin, o yüzden ben sana önce komşunu gönderdim, ama sen onun sözünü dinleyerek gitmedin, sonra ben sana sandal gönderdim, sen onunla da gitmedin. Yetmedi, ben sana helikopter gönderdim, ve sen onuda kabul etmedin. Sen söyle ben daha ne yapayım ? "


Evet herkesin bu hikayeden ne anladığı hemen hemen belli. Adam Allah'tan yardım istiyor, ama sanki o yardımı, bir mucize olacak yada gökten bir melek inecek te öyle olacak gibi istiyor.

Yahu, adam; tamam sen Allah'a güvendin de, e peki bu sana gelen yardımları kim gönderdi. Adam öyle bir bekleyişte gibi kendisini görüyor ki, sanki gökten bir melek inecekti ve adamı alıp uçacak sonra o melek bir uçağa dönüşecekti, sonra İstanbul havalimanına inecekti.

Ulan adam, sen ne istiyor, ne bekliyorsun ? Allah'tan yardım istiyorsun ama gelen yardımları kabul etmiyorsun. Sanki o gelen yardımlar başkasından geliyor.

Ey insan sen ne istiyorsun, sen ne istediğini biliyor musun ?

Şimdi diyeceksiniz ki, konuyla ne alakası var bunun. Şeytan burada nasıl bir haklı çıkma elde etti.

Anlatalım efendim.

Efendim şimdi Şeytanı kötü çocuk ve insanı da iyi çocuk olarak düşünelim. Şimdi iyi çocuk Allah'tan birşey istiyor ama bunun için emek harcamıyor, yada kendine geleni görmüyor ve kısayoldan Allah benim içimi biliyor derse ve başka bir emek harcamazsa ve bunlara rağmen Allah iyi çocuğa istediğini verirse, o zaman kötü çocuk,

Allah'ım bu senden bunu istemedi, ve hatta senin ona verdiğin için emek dahi harcamadı ama Sen ona istediğini verdin, bu bana haksızlık olmaz mı ?

derse ne olacak. Bakın şeytan haklı duruma çıktı.

Şimdi çevremizde görüyoruz hep kullanılan kalıp sözler var.

Dua etmek, Allah'tan istemek için arkadaşlar ne kadar emek harcıyoruz ki. Düşünün bir an içimizden geçiyor, düşünmüyor, ağzımızla dahi söylemiyoruz ama o da dua sayılıyor.

Ama çoğu insan bunu bile zahmet edip yapamıyor. Doğru dürüst dua etmeye bile yanaşmıyor. Hemen kestirip atıyor.


Allah herşeyin hayırlısını versin.

Yahu Allah zaten hayırlı olanı verir, biz hayırsız olanı istemedikten sonra.

Şimdi dua etmek sadece dil ile olmuyor. Mesela insanlar birşey için çalışıyor, uğraşıyor, uykusuz kalıyor ve Allah bu kulunun birşeyi istediğini biliyor. Bunu yaptığı çalışmalar ile gösteriyor kul. Bu da bir duadır.


Kimse başına hayırsız bir olay gelmesini istemez, ama zina yapan bir insanın başına ne gelmesini bekliyorsunuz. Zina yapan insan yaptığı işlevlerle aslında Allah'tan hayırsız olanı istiyor. Ve sonucuna da katlanması gerekiyor.


Şimdi biz herşeyi kestirip atarsak, Allah'tan isterken bile ya Allah içimi biliyor dersek o zaman olmaz. İstediğimiz şeyi doğru dürüst bir şekilde akıllıca Allah'tan istememiz gerekiyor.

Açık seçik olarak dua etmemiz gerekiyor. Şimdi diyeceksiniz ki Allah bilmiyor mu bizim ne istediğimizi. İstediğimiz şey, fiziksel güç gerektiriyorsa o zaman fziksel olarak çalışmalıyız, yılmadan pes etmeden, yok manevi bir şey istiyorsak o zaman da gerektiği gibi çalışmalıyız, ki hakedelim.

Evet biliyor, ama ona bakarsanız Şeytan'da yaptıklarıyla Allah'tan hakkımızda hayırsız olanları istiyor, o zaman onunda istediklerini versin. Değil mi ?

Şeytan bizim hakkımızda hayırsız olanların olması için çalışıyor, uyumuyor sürekli çalışıyor. Ama biz ne yapıyoruz, hiç birşey yapmadan Allah bizim içimizi biliyor diyoruz.

Allah bizim içimizi biliyor, ama istediğimizi görmek istiyor, emeklerimizi görmek istiyor.


Yarın şeytan çıkıpta;

Allah'ım bu kulun hiç bir gayret etmedi, çalışmadı, emek etmedi, ama ben bu kulununu saptırmak için gece gündüz uğraştım, emek ettim, hepimizin rızkını veren sensin muhakkak, ama bu kulunnun tembelliği neden benim emeklerimden üstün oldu derse o zaman ne olacak ?


İşte eğer biz emek eder, çalışır ve adam gibi dua edersek, o zaman şeytanın söyleyecek birşeyi kalmaz.

Unutmayalım, Şeytanında rızkını Allah verir. Herşeyin olduğu gibi. Sonuç olarak şeytan ne kadar bizi saptırmak için uğraşırsa biz ondan daha fazşa uğraşmalıyız ki, sapkınlığa düşmeyelim.

O zaman herkes çıksın ve,

Allah'ım hakkımızda herşeyin hayırlısını ver diyelim.

Olsun bitsin, sizce bu mantıklı mı ?


Adama sormazlar mı "Sen herşeyin hayırlısını hakedecek ne yaptın ki ?".

Nasıl Dua Ediyoruz

Allah(c.c) Alemlerin Rabbine Sonsuz Şükranlarımızla..

Evet ülkemizde müslüman olan insan sayısı nüfusumuzun yaklaşık yüzde 99'unu oluşturuyormuş.

Tabi bu müslümanlık sanıyoruz ki, sözde müslümanlık.

Diyalog:

> Türkiye'de kaç müslüman var ?

< Nüfusun yüzde 99'u.

Yukarıdaki diyaloğu birde şu şekilde deneyelim.

> Türkiye'de müslümanca yaşayan kaç kişi var ?

< Nüfusun yüzde 3-5'i.

Ne oldu hani 99  nereye gitti peki ?

İnsanlar kendilerini kandırıyor ve bu şekilde düşünmeden yaşayıp ölüyor. Düşünün inancı olan bizler neden acaba sonsuz bir cehenneme kendi ayağımızla gitmeye çalışıyoruz.

Çağdaş olmak için mi ?

Elit olmak için mi ?

Yoksa önemli olan kalp temizliği mi ?

Peki müslümanım diyerek kendilerini kandıranları bir kenara bırakalım şimdi. Benim bu paylaşımda sizlerle paylaşmak istediğim konu "Dua etmek".

Dua nedir ?


Dua etmeyi; istemek, umut etmek, yakınlaşmak, güvenmek fillerinin bir kombinasyonu olarak tanımlıyorum ben. Sizde bu farklı olabilir.

Dua etmenin amacı, sahip olmadığımız bir şeye sahip olmak(iyi), yada sahip olmadığımız birşeye sahip olmamak(kötü) yada sahip olduğumuz şeylerin devamlı olmasını istemekttir(iyi).

Peki herşeyin bir adabı üslubu olması gerekiyor ama. Dua Allah ile kul arasında olduğundan kimsenin karışmaya hakkı ve yetkisi ve gücü yok.

Bir kulun nasıl ne şekilde dua ettiğini sadece duaları kabul eden Allah bilir.

Peki yanlış dua etmek yada doğru dua etmek diye birşey varmıdır ? Bizce var.

Bakın şimdi genelde hacı hocalar dediğimiz ve cami imamları dahil insanların çokça ettikleri ve cemaati de ettirdikleri dualara rastlıyoruz. Önceleri pek farketmedik ama sonraları biraz anlam verememeye başladık.

Allah(c.c) Kur'an-ı Kerim'de bizlere imtihanımız hakkında neler bildiriyor önce onlara bakalım.

Ali İmran 186. Ayet:

Hiç şüphesiz mallarınız ve canlarınızla sınanacaksınız ve sizden önce kitab verilenlerden ve şirk koşanlardan, çok üzücü sözler işiteceksiniz. Sabreder ve takvalı olursanız, bilin ki bu (sabır ve takva, insanı), işlerde azim (sahibi kılan şeyler)'dendir.) 

Bakara 155. Ayet:

Andolsun ki sizi biraz korku ve açlık; mallardan, canlardan ve ürünlerden biraz azaltma (fakirlik) ile deneriz. (Ey Peygamber! ) Sabredenleri müjdele!)


ENFAL SURESİ 28. Ayet:

Şunu da bilin ki, mallarınız ve evlâtlarınız bir imtihandır; Allah katında ise büyük bir ödül vardır.)

Dileyen ayetleri araştırabilir. Ki, zaten bu ayetler hemen hemen her müslümanca yaşayanın bildiği ayetlerdendir.

Peki şimdi gelelim konumuza.

DUA ETMEK

Öncelikle Allah bizleri;

  • Canlarımızla,
  • Sağlığımızla
  • Mallarımızla
  • Evlatlarımızla
imtihan edeceğini bildiriyor. Burada bir sorun yok sanıyoruz. Bizzat kitabımızdan alıntılar yaptık.

Şimdi sizlere özellikle din adamları ve din işleriyle uğraşan kendini bu işlere adamış insanların çoğu kez ettiği ve ettirdiği duaları hatırlayalım.

Camilerde cuma hutbesinde imamlardan sık sık duyduğumuz bir dua var dikkat edin bunu sizlerde belki çok sık söylüyorsunuz.

Allah kimseyi evlat acısıyla sınamasın.

Evet bu duayı duymayan var mı ?

Yada,

Allah kimseye evla acısı göstermesin.

Allah kimseyi malıyla sınamasın.

Peki bu nasıl iş ? Allah bizlere bildiriyor ki, "Bizleri canımızla, malımızla ve evlatlarımızla" sınayacağını söylüyor.

Ama biz kalkıyoruz Allah bizi bunlarla sınamasın diyoruz.

Sizcede burada bir karmaşalık yok mu?

Allah bize birşeyi yapacağım diyor biz sonra kalkıyoruz, Allah bize bunu yapmasın diyoruz.

Yada başka duları ele alalım.

Adamın biri bir adamla konuşuyor ve konuştuğu adamın kötü bir hastalığa yakalandığını öğreniyor sonra dönüyor ve şöyle dua ediyor.

Allah kimseye böyle hastalık vermesin.

diyor. Bu nasıl iş yahu. Yahu adam karşında ve Allah ona bu hastalığı vermiş, o adam da Allah'ın kulu değilmi, ve Allah onu bu hastalıkla sınamıyor mu, EVET.

E peki neden gözünün önünda olan bir imtahan ile ilgili Allah kimseye bunu vermesin diyorsun ? Bu nasıl bir mantık ?

İmtihan Nedir ?

İmtihan hepimizin bildiği üzere en basit haliyle, bir canlıyı onu zorlayacak, onu zora sokacak zor olay, sorun yada sorularla denemektir. En basitinden okullardaki sınavlarımızı hatırlayalım. Öğretmenler öğrencilere nasıl soru soruyor ?

Öğrencilerin yapmakta zorlanacağı türden sorular soruyor, ki öğrencinin gerçekten de bilip bilmediğini, altından kalkıp kalkamayacağını öğrenmek için.

Peki Allah bizi imtihan ediyorsa, ve bu imtihanın zorlu olacağını söylüyorsa, bu imtihanı da mallarımızla, canlarımızla, çozuklarımızla, sağlığımızla yapacağını bizlere söylüyor ve açık seçik bunu yapıyorsa o zaman neden,

Allah kimseye dert, kaza bela vermesin.

neden bu şekilde dua ediyoruz.

Düşünün okuldasınız ve sınav haftası öğretmene gidipte,

Hocam öğrencilerin yapamayacağı, yapmakta zorlanacağı sorular sormayın.

diyebilir miyiz ? Desek öğretmenin tepkisi cevabı ne olurdu? Cevap belli, o zaman imtihan yapmayalım. Çünkü imtihan böyle olur.

Peki biz neden inadına Allah'ın yapacağım dediği şeyrele karşı "Yapma" diyoruz.

Peki imtihanda olduğumuzu biliyoruz, o zaman şu duanın hangi mantıkla söylendiğini nasıl açıklayacağız ?

Allah kimseye acı, keder, dert, hastalık, evlat acısı vermesin.

yahu Allah bize bunları vermeyecekse, ki bunları bizzat Allah bize bildiriyor, peki bunlar olmadan imtihan nasıl olacak ?

Allah istseydi herkesi müslüman ve iyi kalpli olarak yaratabilirdi. Bu Allah için çok kolaydır.

Peki o zaman imtihanın ne anlamı kalırdı ?

BAKARA 2/286. Ayet:

Allah hiç kimseye gücünün üstünde bir teklif yapmaz/bir görev yüklemez.

Bu ayette açık açık Allah bizlere kaldıramayacağımız bir yük yüklemeyeceğinin teminatını veriyor.

O zaman şu duayı insan neden eder ?

Allah kimseyi kaldıramayacağıyla imtihan etmesin, Allah bizlere kaldıramayacağımız yük yüklemesin.


Allah yapmayacağım diyor, bizde kalkıp Allah'ım yapma diyoruz. Yahu zaten yapmayaağım diyor daha ne diye yapmamasını istiyoruz ?

Buyrun yorum sizin.

Hamd Alemlerin Rabbi Allah(c.c) ' adır.

Yapay Zekayı Biz mi Yapıyoruz Acaba

Yapay zeka, evet günlerin hatta zamanın en büyük oluşumlarının bayrak taşıyanı. Bakalım yapay zeka zamanı gelince bayrağı kime verecek.

Yapay zeka kelimesini herkes biryerlerden duyuyor fakat kimse aslında ne olduğunu tam olarak bilmiyor. Yapay kelimesi ile sahte kelimesi nedendir bilinmez genelde karıştırılır.

Aslında birşeyin yapayı demek, o şeyin orjinaline bakılarak onun aynısının yapılmaya çalışılmasıdır. Fakat şunuda unutmamak gerekir, hiç birşeyin orjinali birebir taklit edilemez. Eğer edilebilse zaten dördüncü boyuta atlamış olurduk. Neyse 4. boyut başka bir yazımızın konusu olsun sonra anlatalım bunu.

Efendim, yapay zekanın meydana getirilebilmesi için, öncelikle zeka ne demek onu bilmeliyiz. İnsanın kafasına bakarak birçok kelime kullanabiliyruz.

  • Beyin
  • Akıl
  • Mantık
  • Zeka
bunlardan bazıları. Peki bunlardan hangisini somut olarak görebiliyoruz, beyin. Şimdi diğer sorun başlıyor şöyle ki, diğerleri beyin tarafından mı üretiliyor ?

Eğer öyleyse beynin aynısını yapay olarak yaparsak o zaman oluşturmuş olduğumuz yapay beyin kendi zekasını, aklını ve mantığını geliştirrir ve işte o zaman ipin ucu kaçmış olur, ve filmlere konu olan "Robotlar Dünya'yı ele geçirecek" algısı gerçekleşir.

Hadi diyelim ki yapay zekayı bir şekilde yaptık. Peki bunu sizce nasıl yapardık ?

Zekanın olması için bazı yakıtlar gerekiyor zekayı çalıştıracak. Zekayı bir araba olarak düşünelim isterseniz, şimdi arabanın çalışması için ve oluşması için neler gerekli biliyoruz. Motor, kaporta, elektrik bağlantıları, benzin vb...

 Eğer gerekli elemanları toplarsak ve bunları doğru şekilde montaj yaparsak o zaman al sana bir araba olmuş olur. Zekayı arabaya benzetmiştik, o zaman tanımlayabildiğimiz zekanın olması için gerekenleri toplarsak o zaman da al sana yapay zeka olmuş olur.

Yapay zeka için Neler gerekli


Yapay zeka için asgari olarak;
  • Bilgi
  • Çalışma ve karar verme mekanizması
  • Değerlendirme
  • Seçicilik
  • Olumlu ve olumsuzu ayırt edebilme
en azından bunları elde edersek o zaman elimizde bir yapay zekamız olmuş olur.

Son dört maddeyi algoritmalar ve matematiksel denklemler ile zorda olsa yapsak. Peki bilgiyi nasıl elde edeceğiz.

Şimdi ben size "Tüm Dünya gece gündüz yapay zeka için çalışıyor, bizler de dahil" desem, ne dersiniz.

İstediğinizi diyin ben sözümün arkasındayım, bizler gece gündüz farkında olmadan yapay zeka için çalışıyoruz. Nasıl ?

GOOGLE

Evet google şu anda yapay zeka yapmaya en yakın olan kurum. Google şu anda sahip olduklarıyla herkesten daha fazla yapay zeka yapmaya yakın.

Bunu google da biliyor !

Zeka için ilk gereken etken BİLGİ'dir. Şöyleki zeka dediğiniz şey sürekli yeniliklere açık olmalı ve sürekli yeni birşeyler üretebilmeli, sürekli değerlendirmeler yapabilmeli. Fakat işte bu değerlendirme ve üretme için, sahip olduğu algoritmaları çalıştırabilmek için bilgiye ihtiyacı vardır.

Bütün aktiviteler için gerekli olan madde bilgi. Bilgi olmadan zeka nasıl ve ne hakkında karar verebilecektir ?

Bilgi olursa yapay zekamız onu kullanarak kendisine yüklenmiş olan algoritmaları kullanarak değerlendirme, seçme, karar verme fiillerini yerine getirebilir. Ama bilgi olmazsa hiçbir şey olmaz.

Peki neden google dedik ?


Çünkü google şu anda gerçek hayatı tamamen sanal hayata dönüştürmeye çalışıyor. Eğer gerçek hayattaki bilgileri kendi bünyesinde toplayabilirse, gerisi matematikçilerin zekasına kalıyor.

Bakın google translate ile hemen hemen her dilde çeviriler yapılıyor ve hergün geliştiriliyor. Düşünün 100 sene sonra google translate nasıl bir hale gelecek.

Artık herkes bilmediği şeyleri google amcaya soruyor. Peki google bir insan mı ? Hayır. Peki biz neden bir bilgisayara, bir metal parçasına sorularımızı soruyoruz. Ve google nasıl bu kadar bilgiye erişebiliyor.

Artık google insanların hatalarını da düzeltebiliyor, hepimizin bildiği "Did you mean" siz google a birşey yazıyorsunuz ama klavyeden yanlış harfe bastınız, hemen google şunu mu demek istediniz diyor.

Bunlar bir anda olmadı. Yapay zekanın gelişim evresini merak edenlere bir tüyo. Google ın ilk çıktığı zamanki haline ve şimdiki haline bakarsanız yapay zekanın ne hızla geliştiğini açık seçik görebilirsiniz.

Google artık herşeyi topluyor ne kadar bilgi varsa, ne kadar hata, yanlış, terim, kelime varsa hepsini topluyor. Bu kadar bilgiyi ne yapacak peki.

Google hep bu şekilde mi kalacak? Yani biz birşey arayaağız ve google o bilgiyi bize getirece, öylemi. O bilgiyi başka türlü hiç mi kullanmayacak.

Bilgi ne kadar değerli ? Bu sorunun cevabını çok yakın zamanda whatsapp uygulaması sahiplerinin kullanıcıların özel bilgilerini satılığa çıkardıklarında çok net görmüş olduk.

Bilgi demek  herşey demek.

Hergün internete yeni bilgiler ekleniyor. Ama şu anda yapay zekanın bir insan karşısına çıkacak kadar bilgisi yok.

Bunun nedenlerinden biri. Google kitapsal bilgilere sahip hani sokaktaki bilgilere henüz sahip değil. Mesela Türkçe "Nörüyon birader" cümlesini ingilizceye nasıl çevirebilirsiniz ?

Bunun bir karşılığı yok, ve google da bunu biliyor. Google kitapsal olarak belirli kalıplarda olan terimlerin bilgisine sahip ama sokak ağzı bilgiler yok.

Bunu nasıl aşabilir ?

  • Ya facebook, twitter, instagram ile anlaşacaklar ve bu üç sosyal paylaşım sitesinden toplayabildikleri kadar sokağa ait bilgileri alacaklar.
  • Yada tüm DÜnya'yı tek bir dil altında birleştirecekler.
Hangisi daha kolay sizce ? Bence ikinci şık daha kuvvetli ve garantili. Düşünün herkes aynı dili kouşuyor, herkes aynı terimleri kullanıyor, ve her ülkedeki propaganda bakanlıkları sokak ağzını istedikleri gibi tek bir yerden yönetilcek şekilde ayarlıyor.

Bu olmaz değil, çok kolay olur. Slm, nbr kelimelerini hatırlayın. Kaç günde herkesin hayatına girdi bunun gibi kelimeler.

Dikkat edin yeni nesil en fazla dil konusunda geçmişinden uzaklaşıyor. Sonra giyim konusunda.

Buna kaç kişi dikkat etti ?

Belki de yanımızda olan ama göremediğimiz çok fazla olaylar vardır. Bir örnek vereyim konuyla alakası yok ama, işin mantığının örneği olsun.

Son zamanlarda Amerika ile Kuzey Kore arasında söz atışması düellosu yaşanıyor.

Peki, söylenen ve Kuzey Korenin söylemiş olduğu yada yaptığı söylenen ve gece gündüz haber kanalları ile bizlere empoze edilen hangi bilgiyi bizzat Kuzey Koreli yetkililiern ağzından duyuyoruz ?

Bakın Donald trump bir şey söylemiş ve söylediğinin videosunu görüyoruz. Peki Kuzey koreye ait neden hiç söylediklerini ispatlayacak video gibi delil yok elimizde.

Yok efendim Kim şöyle demiş, böyle demiş. E hani videosu, ses kaydı. Neden yok bunlar.

Tıpkı zamanında Saddam Hüseyin hakkında sçylenenler gibi. Herkes facebook ta paylaşıyordu ama hiç ortada delil yoktu. Sonuç malum, milyonlarca ölü.

Neyse konumuza dönelim. Bizler hergün Google da arama yaparak, sitelerde yorum yazarak, içerik ekleyerek, resim ekleyerek, fotoğraf ekleyerek Google amcaya çok fazla bilgi veriyoruz.

Dikkat bunları bütün Dünya yapıyor, google bilgi bankasına 1 günde ne kadar bilgi ekliyor ?

Hergün yeni birşeyler yazılıyor, yeni çalışmalar oluyor Google sürekli topluyor, ta ki yapay olanın gerçek karşısında durabilecek kadar bilgiye sahip oluncaya kadar.

Hepimiz yapay zeka için farkında olmadan çalışıyoruz. Düşünün 30 kişilik bir ekip neler başarıyor, birde bütün Dünya'nın bir amaç için farkında olmasa da birleştiğini hayal edin.

Amerikalısı, ingilizi, fransızı, Türkü,rusu vb.. herkes farkında olmadan çalışıyor.

Yapay zeka gerçekleşir mi ?

Zamanı gelince evet gerçekleşir. Ama adamların yapmak istedikleri, yapay zeka yapalım kendi kendine yetsin değil. Adamların istediği, yapay zeka olsun ama diğer herşey gibi bizim kontrolümüzde oldun.

Bakın yıl olmuş 2017 hala tişörtlerin, giysilerin üzerinde ingilizce kelimeler var. Türkiye'de üretilen ürünlerde neden ingilizce kelimeler var. Bunlar heryede böyle. Bunun neden söyledik, adamların sahip olduğu güce bakmanızı istedik.

Yapay zeka insanı yenebilir mi ?

Son sorumuz bu olsun ve sorumuzu şöyle cevaplayalım.

Yukarıda anlattık ki, yapay zeka için tüm Dünya bir araya gelip gece gündüz, çalışıyor. Yani yapay zekanın arkasında aslında tüm Dünya var, yapay zeka gücünü tüm Dünya'dan alıyor.

Peki bu halde 1 insan yapay zeka karşısında yani tüm Dünya karşısında durabilir mi ?

Yapay zekanın insan zekası karşısında yenilgiye uğraması için, yine aynı şekilde insanların birleşmesi gerekir, ki malesef bir söz yüzünden öz kardeşini gözünü kırpmadan öldüren, yada kardeşini öldürüp parçalayan bir DÜnya da hiçbir şansımız yok.

Tek şansımız olmamız gerektiği gibi doğru, dürüst birer insan olmak. O zaman karşımızda kimse duramaz. Ama adamların güvendiği de, yıllardır, ülkemizde Türk-Kürt, Amerika Siyah-beyaz vb.. çatışmalar ve zaten bu yüzden çıkıyor. İnsanlar birleşmesin, birbirine saygı duymasın diye yapılıyor.

Bakın her sene belirli aylarda ya amerikada bir polis siyah birini öldürür, yada Türkiye'de pkk kürtlerin arkasına saklanarak, kürtlerin sözcüsüyüm yalanıyla bizleri şehit eder. Kürt kardeşlerimizide şehit eder.

İnsanlar birleşmesin ki, onları daha kolay yutabilelim diyor büyük amcamız.

Sizin düşünceleriniz neler yorum yazarak bilgi verebilirsiniz :)